Loading
mail

Mesai Saati Dışında E-Mail Kullanımı

ESAİ SAATİ DIŞI E-MAIL KULLANIMI Çalışma hayatında olan binlerce kişi mesai saati dışında e- maillerine bakıyor, acil bir durum var mı? Cevap vermem gerekir mi? mesai saatini beklemeli miyim? Gibi soruların cevabını arıyordur. Tabi bu çalıştığınız kuruluşlara göre farklılık gösterebilir. Bazı patronlar veya işveren vekilleri ivedi cevap beklerken, bazı kişiler de “mesaiye kadar hazır olsun, hazırlıklarını yapsın diye düşünür? Bu durum bazı personeller tarafından sorun olarak görülmez iken bazı personeller tarafından da son derece rahatsız edici olarak değerlendirilir. Bende olaya İnsan Kaynakları Uzmanı olarak bakarsam tabiki işverenlerin, yöneticilerin mesai saati dışında alışanlara e- mail gönderilmesini uygun bulmuyorum. Hem yasalar, hem işçi lehine yorum ilkesi hem de etik olarak ve de nezaket kuralı olarak bu uygun bir davranış değildir. Çok acil durumlar karşısında Yasa koyucu bunun istisnasını zaten koymuş. Ancak bu “olağanüstü durumlar içindir”. Peki personele mesai saati dışında e-mail göndermek personelde nasıl bir etki yaratır. Hani benim hep söylediğim bir söz vardır. Özellikle TV programlarımda bunu mutlaka söylemeye dikkat ederim. “mutlu çalışan yaratmak”. Bu tür davranışlar personelin işten soğumasına, işe gelirken ayaklarının geri geri gitmesine, bıkkınlığa ve personelin kendisini “ değersiz” görmesine yol açar. Çünkü personel kendisini “kullanılıyormuş” gibi görür. Aman işveren yetkilileri. Nezaket icabı size hayır diyemeyen personellerinizi lütfen küstürmeyin.” Eğer yükseliyorsam güçlü bir ekibim olduğu içindir” sözünü unutmayın. Personelinize daima ihtiyacını olduğunu onlar olmadan işlerin yürümeyeceğini aklınızdan çıkarmayın. Peki dünya ülkelerinde durum nasıl? Mesela Fransa bu konuda oldukça ses getiren bir ilke imza attı. Bu yasayı başta Fransa Başbakanı Manuel Valls destekliyor. Bende bu ilginç ve önemli adımı sizlerle paylaşmak istedim. Onedio ‘nun haberine göre Fransa’da Mesai saati dışında e-posta göndermek yasak. Yeni tasarı, işe bağlı oluşabilen fiziki ve psikolojik yorgunluğun önüne geçmeyi amaçlıyor. Hafta sonlarınızda ya da diğer tüm tatillerinizde e-postanızı kontrol ediyor musunuz? İş kanunu reformlarının bir parçası olarak, Fransa'da yürütülen çalışma dahilinde, şirketlerin çalışanlarına kaliteli çalışma ortamı sağlamaları yönünde "çevrimdışı kalma hakkı" için yeni politikalar izlemeleri bekleniyor. Hazırlanan kanun tasarısına göre, 50 ya da daha fazla çalışanı olan şirketlerin, eve iş götürülmemesi adına "dijital teknoloji" politikalarını çalışanların özel hayatlarını ihlal etmeyecek şekilde düzenlemeleri bekleniyor. BBC'ye göre, bunun da, çalışanların e-posta alışverişinde bulunmayacakları saatlerin belirtilerek yapılması isteniyor. Huffington Post'un haberi şöyle devam ediyor: Fransız Millet Meclisinden Benoit Hamon, BBC'ye verdiği demeçte; "Tüm araştırmalar, daha önceki zamanlara göre, günümüzde çok fazla iş bazlı stres bulunduğunu gösteriyor ve bu istikrarlı devam ediyor" açıklamasında bulunmuş ve eklemiş "Çalışanlar fiziki olarak iş ortamından çıkıyorlar ancak işten ayrılmıyorlar. Bir tür elektronik tasma var boyunlarında. Metinler, mesajlar, e-postalar hep birlikte onları çöküntüye götürürcesine peşlerini bırakmıyor." İş kaynaklı bunalım/çöküntü, Fransız hükümeti için gün geçtikçe ciddileşen bir gündem konusu. Şubat ayında, Fransız Sağlık Bakanı Marisol Touraine bu gündemi detaylandırabilmek için bir çalışma grubu oluşturdu. Nisan ayında French daily Les Echos'da paylaşılan bir makaleye göre, ulusun çalışma gücünün yaklaşık 10'da 1'i bu çöküntünün tehdidi altında. Kanun tasarısının 25 hükmü şu şekilde: "Bilişim ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, doğru yönetilmez ya da düzenlenmezse, çalışanların sağlığı üzerinde olumsuz etki yaratabilir." "Bunların içinde işin getirdiği ve ayrıca gelen bilişimsel kaynaklı yükle birlikte, özel hayatla iş hayatı arasındaki sınırın saydamlaşması, dijital teknoloji kullanımıyla ortaya çıkabilecek risklerdir." The New Yorker'dan Laura Collins konuyla ilgili makalesinde şunları yazmış: "Çevrimdışı kalma hakkı bir zorunluluk değildir. Kişinin sürekli tetikte olması gerekmediğini, her an üretici girişimlerde bulunmasının şart olmadığını, dünyanın bir şekilde dönmeye devam ettiğini fark edebilmek adına ve biraz olsun rahat nefes alabilmek için bir fırsattır." Bazılarına göreyse bu çalışmanın nihayetleneceği beklenmiyor. Dijital teknolojinin iş ve özel hayat dengesine etkilerini konu alan bir proje yürüten Birleşik Krallık merkezli Digital Brain Switch şirketinin araştırmacısı Jon Whittle, The Washington Post'a bazı çalışanların tatil sonrası ya da bir sonraki sabah yığınla e-postayla karşılaşabilecekleri gerçeğinin daha da yorucu olabileceğini vurgulamış. Whittle, "Bana kalırsa, işe bağlı yaşam kalitesi, mesai dışı e-posta alışverişini durdurmaktan daha büyük bir konu. E-posta sadece bir iletişim aracı. Asıl sorun sürekli daha fazla iş yapma ve rakiplerden daha iyi iş çıkarma kültürü" diyor. Fransa Başbakanı Manuel Valls ise, "Bu tasarının kabul görmesi ve uygulanması benim görevimdir" açıklamasında bulundu. (Kaynak: https://onedio.com) Fransa Başbakanını tebrik ediyorum. Her zaman İyiyi model almalıyız derim. Ancak ülkemizin ekonomik koşullarını, işçi&i;şveren ilişkisini de, göz önünde bulundurursak, Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullarda Fransa Türkiye için şimdilik bazı işverenler için belki model olmayabilir ama en azından işverenlere ilham verebilir ve empati kurulabilir. Barış ve uzlaşı içinde bir iş dünyası dileğiyle. Saygılarımla Gonca Elibol Yazar/Eğitmen / İnsan Kaynakları Danışmanı/TV programcısı 

paylaş