Doğru Liderlik Modelini Uygula Başarıların Artsın
Çalışma hayatının etkin, verimli, sürdürülebilir başarısı için en gerekli unsurların başında yönetim modeli gelmektedir. Kurumların devamlılığı için yöneticiye büyük görev düşmektedir. Doğru kurulan yönetim modelleri kurumların başarısını artırırken, yanlış yönetim uygulamaları ise kurumları başarısız kılmaktadır.
Bir yönetici; kurum amaçlarını saptayarak onlara ulaşmak için insan, hammadde, para ve bilgi kaynaklarını bulmaktan, planlamadan, koordinasyon sağlamaktan, kontrol ve denetimden, etkileme ve karar verme fonksiyonlarını yerine getirmekten sorumludur. Ayrıca yöneticiler eğitim, motivasyon, iletişim, dış çevre, global değişimleri uyarlama, destekleme ve liderlikten de sorumlu kişilerdir.
Dünya çapında meydana gelen ekonomik değişimler, çevresel faktörler, dijital ve teknolojik gelişmelerle birlikte yönetim anlayışları da değişmektedir.
Özellikle Kovid -19 sonrası dünya düzeninde liderlik kavramının önemi daha da belirginleşecektir. Aslında 'liderlik' kavramı Konfüçyüs, Plato, Machiavelli ve Hobbes başta olmak üzere, pek çok düşünürün üzerinde çalıştığı, etimolojik olarak 1300'lü yıllarda "yol almak ve yol göstermek" anlamına gelen bir kavramdır.
20. yüzyılın başlarından itibaren yönetimin odak noktası olan liderlik, 21'inci yüzyılda da araştırmacıların ilgisini çekmeye devam etmektedir.
LİDERLERİN ORTAK PAYDASI
Liderliğin pek çok tanımı var. Ancak genel manada özetlersek; hedeflere ulaşmak için bir grup insanı bir amaç için harekete geçiren, onlara ilham veren, önündeki engelleri ortadan kaldıran, gittiği yolda grubu peşinden sürükleyen kişiye 'lider' denilir. Dünya genelinde bugüne kadar liderlik üzerine pek çok bilimsel çalışma yapılmıştır. Ancak doğru bir liderlik modeli için her şeyden önce insanı tanımak, insanı anlamak gerekmektedir.
Çünkü insanı tanımayan biri, insanı nasıl yönlendireceğini ve ondan nasıl verim alacağını bilemez. Bir ekibe aynı davranışları sergilemek doğru olmadığı gibi verimli bir yönetim yapısını da engelleyecektir.
Yeni Modern Liderlik türleri arasında;
Etkileşimci Liderlik, Vizyoner Liderlik, Karizmatik Liderlik, Stratejik Liderlik ve Etik Liderlik gibi türler ön plana çıkmaya başlamıştır. Bu liderlerin ortak paydası; ekibine rol model olan, mentor gibi davranan, bilgili, değişime açık, küresel düşünen ve küresel davranan, durumlara ve olaylara hızlı adapte olabilen, katılımcı yönetimi uygulayan, bir fütürist gibi geleceği öngören, teknolojiyi takip eden, empatik, duygusal zekası yüksek kişiler olmalarıdır. Bir başka ortak özellikleri de kurumların başarısını artırmalarıdır. İnsana baskı yapan, ekibine yol açmayan, çalışanı kararlara dahil etmeyen kişiler verimsizliğe yol açmaktadır.
İNSANA ODAKLANILMALI
Pandemi sonrası yeni dünya düzeni diye adlandırılan dönemde, uluslararası platformlar Çevik Liderliği gündeme getirmektedir.
Özellikle VUCA döneminde liderden beklentiler dünyanın gündemi olmuştur. VUCA 1987 yılında California Üniversitesi Profesörü Warren Bennis ile akademisyen Burt Nanus tarafından bulunmuş ve 2000'li yılların başında Amerikan Ordusu tarafından kullanılmıştır.
Ülkemizde de Kovid - 19 sürecinde gün yüzüne çıkmıştır.
VUCA: V-Değişkenlik, U- Belirsizlik, C-Karmaşıklık, A-Muğlaklık anlamını gelmektedir. Bu dönemde liderlere şunlar tavsiye edilmektedir: Hedeflere bağlı kalmak, stres yönetimi uygulamak, fırsatları yakalamak, yeteneklere odaklanmak ve çevik olmak gerektiğidir. Tüm bu tavsiyeleri yerine getirmek için İnsan Kaynakları Politikalarının profesyonelce işlenmesi gereklidir. İnsanı anlamak, hayatın her alanında temel felsefedir.
Kaynak: Gonca Elibol Yeni Asır köşe yazısı