Zeytin Dalı bereketi sırtımızı yere getirmez

  • 02
    NİS
    19921 hit
    Zeytin Dalı bereketi sırtımızı yere getirmez

     Türk Silahlı Kuvvetleri sisli, zor, tehlikeli, derin bir operasyon olan Zeytin Dalı harekâtını gerçekleştirdi.
    Cengâver ve yiğit askerlerimizin kararlı, inançlı mücadelesiyle, dünyanın gündeminde olan bu operasyon zaferle taçlandırıldı... Şehitlerimizin ruhu şad olsun...
    Bu harekât Türkiye'nin özgüvenini artırdığı gibi, bir dirilişin de sembolü oldu. Çünkü kendi değerlerimizi kullanmak, kendi yağımızla kavrulmak gerektiğinin bilinci ile sınavın en zor olanını 'Made in Turkey' damgalı 'milli ve yerli' savunma sanayimiz ile başardık.
    Cumhuriyet'in kurulduğu yıllarda savunma sanayiinde önemli yol alan Türkiye, ABD'den aldığı Marshall askeri yardımları ile 1950'li yıllarda bu alandaki çalışmalarını sonlandırmıştı. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sonrasında ABD ve Batı blokundan bazı ülkelerin uyguladığı askeri ambargolarla bir yandan hüsrana uğrayan Türkiye, bir yandan da savunma sanayisini tekrar ateşledi.

    GÜCÜMÜZ ARTACAK

    Ülkemiz şimdilerde SOM füzeleri, İHA'ları, SİHA'ları, T-155 Fırtına obüsleri, Ciritleri, UMTAS ve OMTAS tanksavar füze sistemleri, T129 Atak helikopterleri, Milgem gemileri, PARS 6x6 ve 8x8 tekerlekli zırhlı muharebe araçları, Kaplan Zırhlı Muharebe Araçları, Arma Zırhlı Muharebe Araçları, 4x4 Ejder-Kaplan ve Kobra zırhlı araçları, Milli Piyade Tüfeğimiz (MPT), Göktürk keşif uyduları, Kirpi personel taşıyıcılarımız ve benzeri gibi 'milli ve yerli' savunma araçlarımızla, bu alandaki 'dışa bağımlılığı' büyük ölçüde ortadan kaldırdı.
    TSK envanterine yeni girmesi beklenen Savunma Sanayi Müsteşarlığı'nın Altay Milli Tankı, Türk Milli Muharip Uçağı TF-X ve Hürkuş gibi projeler de tamamlandığında kahraman ordumuzun gücüne güç katacaktır.
    Yani bir anlamda 'kötü komşu mal sahibi yapar' deyimindeki gibi, Türkiye kendi imkanlarıyla müthiş bir yerli ve milli zenginlik yaratmıştır.

    EKONOMİ CANLANIR

    Bu operasyonun etkisiyle, yatırımcının önündeki önemli bir engel olan 'belirsizlik' kavramının ortadan kalkması da, ekonominin canlanmasına da imkân sağlayacaktır. Ayrıca 2016'da yaklaşık 2 milyar dolar olarak gerçekleşen savunma sanayi ihracatımızın, 2021 yılında 10 milyar dolara ulaşacağı öngörülmesine rağmen, bu alandaki temel kural olan 'ürünlerin denenmiş ve test edilmiş' olmasından dolayı Zeytin Dalı Harekâtı ile bu rakamın daha da artacağı tahmin edilmektedir.
    58 gün boyunca yaşadığımız terörle mücadele sürecinin ülkemize ekonomik anlamda olumlu getirisini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın belirttiği 'Zeytin Dalı'nın bereketi' ile yaşayacağız.

    BİZDEN BİR ŞEY KAÇMAZ

    Türkiye, üretimi en zor olan ve en prestijli sektörü savunma sanayiini geliştirmeyi başarıp 'yerli-milli' projeleri gerçekleştirebiliyorsa, diğer sektörlerde de Türk milletinin elinden artık hiçbir şey kaçamaz ve sırtımız asla yere gelmez.
    Enerji, ulaşım, bilişim, elektrik&elektronik, otomotiv, sağlık ve gıda gibi kritik ve katma değeri yüksek sektörlere ağırlık vermek, ülkemizin ekonomik anlamda zirvelerde olmasına imkân sağlayacaktır. Petrolden daha etkin olan bu endüstrilerde, gençlerimizi yetiştirmek, en kıymetli sermaye olan insanımızın ekonomiye katkısını yükseltecektir.

    UYANIK OLMALIYIZ

    Topraklarımızda yıllardır fırsat kollayan 'kelebek görünümlü akreplere' karşı ülkemizin kendini koruması, her türlü şartlara hazır olması, bilimi, teknolojiyi, Ar-Ge ve eğitimi referans alarak kendi kaynaklarını kullanarak milli projeler yaratması ekonomik kalkınma ve gelişme için önemli olduğu kadar, dış güçlere karşı kalkan olacak ve düşmanlarımızı caydıracaktır.
    Afrin Harekatı, zeytin ağacı gibi kökleri güçlü, bereketi nesilden nesile geçecek bir Türkiye'nin önünü açmıştır.
    Dünyaya ders olsun!